Sibel Can’ın Stil İkonu Kim Olabilirdi?

Bu yazımda sizleri gıybetin en kirli dehlizlerine götüreceğim. Rennie’nizi hazır edin.

Magazin basınına belli bir mesafeden bakınca süregelen kalıplar fark ediyorum. “Ünlü döngüsü” diye bir olgu var. Aynı insanlar belli aralıklarla aynı şeyleri yapıyorlar. Her seferinde sürprizmiş gibi haber oluyor. Teoman’ın müziği bırakma döngüsü, Hülya Avşar – Gülben Ergen polemikleri, onlardan gazı alıp “oo iyi usulmüş!” diyerek çok muhtemelen danışıklı dövüşen Hande Yener – Demet Akalın ağız dalaşları…

En bilinen en çarpıcı ünlü döngüsü ise meşhur Sibel Can döngüsü: Kilo alma-> boşanma -> kilo verme -> evlenme ->kilo alma -> boşanma… adımlarını yıllardır izleyegeldiğimiz bu döngüde zannedersiniz ki Sibel hep değişken. Aslında değil.

Gıybetin en zevklisi analoji üstüne kurulanı… Mahmut olarak Sibel’in döngüsünü inceledik. Döngünün tüm aşamalarında değişen görüntüsü ve değişen medeni haline rağmen belirgin bir sabit değeri olduğunu gördük: Tarzı! Alaturka sandığımız tarzını yakından inceleyince ilham kaynağının hiç de Turka olmadığını gördük. Sibel Can kendine batılı bir ünlüyü örnek alıyor, bu ünlünün sahne kıyafetlerini ve personasını neredeyse birebir kopyalıyordu!

Biz Mahmut’ta kanıtsız konuşmayı sevmeyiz.

Sibel Can’ın stil ikonunu takdimimizdir:

 

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.