
Ben dedemi hiç tanımadım. Babaannemin evinde asılı bir fotoğraftan ve babaannemin ölünceye kadar çıkarmadığı alyansından başka bir şey de bilmiyordum dedeme dair. Neyse ki amcam biriktirmeyi sever. Bu sayede, 30 yaşımda dedemi öğrenebildim.
Ali Dedem, Denizli’den Dalaman’a göçmüş bir ailenin oğlu. Ailesi çiftçi. Çok varlıklı olmasalar da durumları iyi. Hikayemiz başladığında Ali Dedem en fazla 15-16 yaşında. Babası bir gün, bir eve misafirliğe gider. Evin kızı çay getirince bir bakar ki kız boylu-poslu, bastığı yeri -gerçek anlamıyla- titreten biri. Malum, o zamanlarda böylesi makbul. Ne de olsa hem eve bakacak, hem de tarlada çapa yapacak. Oracıkta isteyiverir babasından kızı.
Kısa bir süre sonra da düğün olur. Tabii, düğün bitip de gerdek odasına geçinceye kadar gelinle damat birbirilerini neredeyse görmez. Böylece damat da anca o gece öğrenir evlendiği kadında zeka geriliği olduğunu. Başa gelenin çekilmesinin şart olduğu o devirde, karısının hamileliği ile dedemin askere gidişi aynı zamana denk gelir. 30 ay askerliğin sonunda eve geldiğinde ise bir bakar ki ne karısı var evde; ne de çocuğu.
Meğer dedem askerdeyken çocuk akıllı karısı, atasözü doğrularcasına zurnacıya kaçmış. Öte tarafta ise kızı için bambaşka bir kader belirlenmiş.
Annesi zurnacıya kaçınca, hali hazırda kendi de çocuk olan annenin bakamadığı bebek, babaanne ve dedesinden de pek hayır görmez. Derken eve bir gün misafir gelir. Misafir, Denizli’den Ortaca’ya yeni taşınan memleketlileri Fatma’dır. İki çocuğunu çoktan büyütmüş olan Fatma, 2 yaşında olmasına rağmen bakımsızlıktan 6 aylık görünen; her tarafı çıban ve yara dolu çocuğun haline acır. Fatma, çocuğu kendilerine vermelerini ister. Tarlasıdır, hayvanıdır uğraşmaktan çocuğa zaman ayırmaya zahmet etmeyen dede ile babaanne, posta tatarının eşi olan Fatma’ya hiç düşünmeden çocuğu verir. Ne de olsa çocuğu verdikleri aile, koskaca devlet memurunun ailesidir. Fatma ve 16 yaşındaki kızı Gülsüm, küçük Gülsüm’ü kısa sürede iyileştirip tostoparlak gürbüz bir çocuk haline getirir.
Hıdırellez gelir çatar. Çevre köylerde ve ilçelerde yaşayan herkes, her baharda yaptıkları gibi Dalaman Çayı’nın etrafında toplanırlar. Fatma’nın kızı Gülsüm de oradadır. Ali Dedem, her şeyden habersiz, orada gördüğü Gülsüm’e ilk görüşte aşık oluverir. Gülsüm’ü aklına koyan Ali, hemen işe koyulur. Topladığı istihbaratın ucu kendi kızına kadar gider.
Kızını görme bahanesi ile Gülsüm’ün evine, Ortaca’ya yollanır. Orada bir kere daha emin olur Gülsüm ile evlenmesi gerektiğine.
Kızını görme bahanesi ile Gülsüm’ün evine birkaç çıkarma daha yapar. Gerek getirdiği lokumlarla; gerek lokumdan da tatlı diliyle müstakbel kayınvalidesini tavlar. Fatma’nın kıvama geldiğini anlayan Ali niyetini açıklar. Fakat işler Gülsüm’ün cephesinde bambaşkadır. Abisinin “Okuma yazma öğrenip de oğlanlara mektup mu yazacaksın?” diye ikinci sınıfta zorla okuldan aldığı Gülsüm, belki de bu okumamışlığının acısıyla, okumuş kocaya varmak ister. “Ben koskoca posta tatarının kızıyım. Cahil yörük Ali’ye, çiftçi Ali’ye varmam!” der.
Ali Dedem vazgeçmez. Gülsüm’ün, kahvehane işlettiğini öğrendiği dayısı ile işi bağlamaya karar verir. Kahveye gider gelir ve orada da kendini sevdirir. Dayı, bir karış boyuna bakmadan mahallede racon kesen; herkesin çekindiği biridir. Posta tatarı babanın sürekli şehir dışında olması sebebiyle son sözü dayı söyler. Gülsüm nasıl babasının yokluğunda zorla okuldan alındıysa, yine zorla nişanlanır.
Hikayenin ilk yarısı düğün ile sonlanır. Ali Dedem, herkesi tavladığı gibi Gülsüm’ü de kısa sürede tavlar. Birbirine aşık bu iki insanın boy boy çocukları ve kendilerince güzel bir hayatları olur. Tam da “Sonsuza Dek Mutlu” diyecekken rüzgar tersine döner. Beklenmedik bir olay ile Gülsüm’ün hayatı uzun süre toparlanmamak üzere darmadağın olur.
Devamı için: Babaannem Yeşilçam Filmlerini neden severdi? – 2
Bu nasıl güzel bir hikayedir, bu nasıl güzel bir anlatımdır ya. Mendilimi hazırladım, bir sonraki bölümü bekliyorum.
BeğenLiked by 1 kişi
Tez zamanda gelecek. Ama ağlama yaa. :/
BeğenBeğen
Azıcık ağlayabilirim, ama sen beni düşünme, kalemine kuvvet.
BeğenBeğen
Ben bi ara Gülsüm’leri karıştırdım, fenalaşıyordum, çabuk gelsin devamı :)
BeğenLiked by 1 kişi
heyecanla bekliyoruz.
BeğenBeğen
Bu konuyla ilgili dönüşlerinizi bekliyoruz,
Sevgiler.
BeğenBeğen
Yapıyor olacağım. u_u
BeğenBeğen